Alelade Bir Yazı.

Selam!

İnanılmaz yoğun günler geçiriyorum.

Sanırım son sınıf olmanın getirdiği bir yoğunluk bu. Sınavlar, ödevler, sunumlar ve ah tabi bir de iş derken hiçbir şeye vaktim kalmıyor. Hafta içi her gün evden sabah saat 7'de çıkıp akşam 10'da geri dönüyorum. Sadece duş alıp uyuyorum zaten kalan vakitte. Mesela bu hafta sonumu tamamen salı günü yapacağımız sunum için harcadım. Gerçi en azından evden çıkmak zorunda kalmadığım için seviniyorum. Sanki ödev çok saçma olmuş gibi hissediyorum... Bilmiyorum içimde bir korku var. İnşallah hoca ''arkadaşlar bu ne?!'' demez. :( Hayır bir de grup ödevi. Nefret ediyorum grup ödevlerinden.

Geçen hafta sonu öyle bir ekildim ki anlatamam size. Dımdızlak ortada bırakıldım bildiğin. İnanılmaz öfkelendim ama bir şey diyemedim. Bunu nasıl anlatsam, neresinden başlasam bilemiyorum açıkçası. Çok uzun bir mesele. Ama kesinlikle bu konuda bir şeyler yapacağım. Hayatımdaki insanlara isim vermem gerekiyor şu an bunu farkettim. Sinsi diyelim beni eken kıza. En kısa zamanda uzun bir yazı ile anlatacağım size sinsi ile olanları.

Geçtiğimiz cuma değil, bir önceki cuma doğum günümdü. İş yerimde ben yokken benim doğum günümü kutlayıp, pasta yemişler :D ben ertesi günü öğrendim her şeyi. :D İş yerimdeki bir kişi mesaj attı doğum günümü kutlamak için ve bu beni çok şaşırttı. Beni o kadar önemsediğini düşünmemiştim açıkçası. Gerçi bende onun doğum gününü kutlamıştım ama yine de beklemiyordum. Neyse sağ olsun mutlu etti beni.

Başka ne oldu anlatmaya değer? Ya aslında oldu bir şeyler ama hatırlayamıyorum şu an. Mesela iş yerinde çok ilginç şeyler yaşıyorum. Bir ara size iş yerimden de bahsedeyim ama korkuyorum ifşa olmaktan. Gerçi kim denk gelecek ki benim bloguma? Hiç sanmıyorum.

Yatayım artık ben. Yarın iş var sabahın köründe. Öğleden sonra okula gideceğim. Başlıyor yine yorucu bir hafta. Bak yorucu hafta demişken aklıma geldi. Finallere 2 hafta kaldı ama hala vizesi açıklanmayan bir ders var. Ve en düşük beklediğim ders ama bir türlü açıklamıyor kadın. Ah işte yukarda bahsettiğim sunum var ya, işte o dersin vizesi bu açıklanmayan vize.

Neyse... Yalnız ben yine yazıyı nasıl bitireceğimi bilmiyorum :D İyi geceler diyeyim en iyisi. :)

Merhaba!

Tam ''Merhaba!'' diyecekken bilgisayarımın şarjı bitti. :D Umarım bu kötü bir şeye işaret değildir. Neyse,

Merhaba! :)

Aslında yıllar yıllar önce blog yazıyordum, tabi o zamanlar liseliydim. Şu an üniversite son sınıftayım ve blog dünyasına tekrar geldim. Hep istiyordum tekrar dönmeyi ama hayatımın çok sıradan olmasından dolayı insanlar neden okusun benim sıkıcı hayatımı düşüncesi engelledi blog açmamı. Ama tekrar buradayım. 

Okuduğum blogların bir çoğu artık yok. Bu beni biraz üzse de yeni bloglar keşfedeceğim için heyecanlanıyorum. 

Umarım düzenli olarak yazarım buraya. Düzenli olarak yazacağım hedefiyle başlıyorum, inşallah devam ederim. Blogun tasarımı ile ilgileneceğim en kısa zamanda. 

Yalnız yaklaşık 5 dakikadır ''nasıl bitireceğim ya ben bu yazıyı?'' diye düşünüyorum :D Neyse zamanla üzerimden atarım herhalde bu acemiliği. 

Bir sonraki yazımda görüşmek üzere! :)